Gercüş ilçemizde, Çiftçilerimize 5 bin adet Aşılı Asma Fidanı Dağıtıldı
21.01.2025
Çeşitli programlara katılmak ve incelemelerde bulunmak üzere Gercüş ilçemizi ziyaret eden Valimiz Ekrem Canalp, Bağcılığın Geliştirilmesi ve Yaygınlaştırılması projesi kapsamında GAP İdaresi Başkanlığı tarafından desteklenen İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından Amerikan asma anacı üzerine aşılama yapılarak üretilen 5 bin 250 adet aşılı fidanı çiftçilerimize dağıttı.
Programın açılışında proje kapsamında gerçekleştirilen çalışmalar hakkında bilgi veren Tarım ve Orman İl Müdürü Mehmet Aydın, “Yerel gen kaynağımızın acilen ıslahı şeklinde Amerikan asma anacı üzerine aşılı fidan şeklinde üretimi sağlanıp yeni bahçelerin tesisi halinde kalite ve verim artışı sağlanacak olup, bu yüksek değerlere sahipken kaynağımızın uzun yıllar korunması sağlanmış olacaktır. Bu kapsamda 2024 yılı içerisinde seleksiyon çalışma yöntemi ile kaliteli mazrone omcalarından elde edilen 10 bin adet aşı kalemi Gercüş ilçesi arazilerine uyum sağlayan Amerikan asma anacı üzerine aşılama yapılarak 5 bin 250 adet aşılı fidan üretimi gerçekleştirmiştir” dedi.
Daha sonra bir konuşma yapan Valimiz, son dönemlerde dünyada ulusal güvenlik kadar artık gıda güvenliğinin temel güvenlik sorunlarından biri olduğunun altını çizerek, “Gıda güvenliği kavramı ulusal güvenlik ile yan yana kullanmaktadır. Bunun nedeni gıdanın da ulusal güvenlik unsuru kadar ehemmiyetli bir konu haline gelmesidir” dedi.
“Tarım Sektörü Desteklenmeli “
Değişen dünya koşullarında tüm dünyada tarım sektörünün desteklendiğini ifade eden Valimiz, ülkemizde de tarım sektörünün sübvanse edilmesi gerektiğini belirterek, “Türkiye, geçmişte kendi kendine gıda yeterliliği olan az sayıda ülkelerden bir tanesiydi. Ama artık dünya değişti, artık ülkelerin kendi üretmiş olduğu gıdalarla ayakta kalması gibi bir anlayış yoktur. Artık ülkeler üretmiş oldukları gıdaları dışarıya satıyor. Aynı zamanda dış dünyadan da gıda ürünleri satın alıyor. Türkiye'de de bu durum böyledir. Biz dünyaya hem gıda satıyoruz hem de dünyadan gıda satın alıyoruz. Neyi satıyoruz? Nispi üstünlüğümüz hangi üründe en fazla ise o ürünleri dünyaya satıyoruz. Aynı şekilde bizde de olmayan ürünleri satın alıyoruz. Ticaretin ana kaidesi budur. Yani siz en iyi olduğunuz alanlardan ürünleri yetiştireceksiniz, avantajınızı en iyi şekilde kullanacaksınız ve buradan da en iyi geliri elde edeceksiniz. En iyi gelir söz konusu olduğu zaman, tarımla ilgili değişmeyen bir kural vardır; o da tarımın hayati olması ve diğer ürünlerin karşısından da fiyat oranının nispeten düşük olmasıdır. Geçmişten tarım ürünleri ile diğer ürünler arasındaki fiyat makası daha çoktu, ama bugün bu makas gittikçe daralıyor. Yani bugün tükettiğimiz bir kilo peynirin nispi fiyatı geçmişteki nispi fiyatından daha yüksektir. Bu bir avantaj, kimin için üreticiler için. Bu nispi avantaja rağmen tarımın desteklenmesi gerekiyor. Bunun adı sübvansiyondur. Dünyada gelişmiş olan her ülke tarıma yoğun bir şekilde destek veriyor. Tarımın desteklenmesi gerekiyor ki tarım ayakta kalabilsin. Bunu yaparken de nispeten kaliteli üretimi ortaya koyan tohumları çiftçilerimizle buluşturmak hedefimiz olmalı. Bu şekilde çiftçilerimize vermiş olduğunuz desteklerden bir tanesi bu asma fidanlarıdır. Bugün nispi olarak verimi daha yüksek olan bu şekildeki omcaları çiftçilerimize dağıtıyoruz. Mezrone üzümünün genetik yapısını bozmadan çok daha yüksek miktarda üzüm elde etmektir amacımız. Bu da tarıma ve çiftçiye vermiş olduğumuz bir destektir.
Ama sadece ham madde üreterek zengin olmak mümkün değildir. Örneğin siz pamuğu hammadde olarak 1 kiloyu satarsanız 1 lira, ama siz o pamuğu işlerseniz iplik haline getirirseniz 2,5 lira, eğer siz o ipliği kumaş haline getirirsiniz fiyat 7 lira olur. Eğer kumaşı elbise haline getirirseniz fiyat 17 lira olur, eğer bunu moda ile birleştirirseniz 25 liraya çıkar. Pamuk aynı pamuk ama bir tarafında 1 lira var. Diğer taraftan 25 TL var. Peki zenginlik nerede, sadece bir kilo pamuk üreterek zengin olmak mümkün değildir. Bu sorun sadece Batman’ın değil, bölgenin on yıllardan beri kaçırmış olduğu en ehemmiyetli hususlardan bir tanesidir. Sadece ham madde üreterek bunu gerçekleştirmek mümkün değildir. Yapmamız gereken şey üretmiş olduğumuz ham maddeyi temel ürünleri katma değeri yüksek ürünler haline getirmek ve dönüştürmektir. Bunu başardığınız zaman aradaki katma değer bu bölgede bu şehirde kalacaktır. Ancak zenginlik ve refah böyle ortaya çıkar.
Bu amaçla Oymataş Köyümüzde Gıda İhtisas Organize Sanayi Bölgesi yaptık. Bölgede olmayan bir fikirle yola çıkarak, önümüze çıkan engellere rağmen cenabı Allah'ın yardımıyla hepsini aştık. Yaklaşık bir ay önce Sanayi Bakanlığı'nın internet portalı üzerinden 90 parseli açtık. 90 parsele 280 tane talep geldi. Yapacağımız değerlendirmeler sonucunda en yüksek katma değerli, en fazla istihdam sağlayan sektörleri ve fabrikaları seçeceğiz ona göre yolumuza devam edeceğiz. Batman'da ve bölgede yetişen bütün tarımsal ürünler 1 liranın değil, 25 liralık katma değerin bu bölgede kaldığı bu bölgenin zenginleşmesine refahına imkan sağlayacağı anlamına geliyor. Biz bunu başardığımız zaman bunu ortaya koyduğunuz an ve bunların karşılığını aldığınız zaman Batman'ın önünü hiç kimse tutamaz” diye konuştu.
İlçelerimizin Turizmle Kalkındıracağız
Tarım sektöründe olduğu gibi turizmde de Batman’ı hakkettiği yere gelmesi için ilçelerin tarihi ve doğa zenginlerini turizme kazandıracaklarını belirten Valimiz, “İlçelerimizi turizmle birlikte canlandıracağız ve kalkındıracağız. Sason’da yakın zamanda Mereto dağın zirvesinde hem kayak tesisi yapacağız ve aynı zamanda o bölgedeki inanç turizmini de canlandıracağız. Dağın zirvesindeki Meryem Ana Kilisesini restore edeceğiz. Beşir ilçemizdeki büyük manastırı turizmin hizmetini açtığınız zaman tur kafileleri seri halde buralara ziyarete gelecek. Hasankeyf ilçemizde yeni otelleri işletmeye koyduğumuz zaman artık konaklamalı turizmin de önüne açmış olacağız.
Kozluk ilçesinde de hem Kozluk kalesi ve Balıklı Göl’deki restorasyon çalışmaları tamamlandığında, termal oteldeki tadilatların bitmesi ve Malabadi tabiat parkı ile beraber ilçede turizmi canlandırmış olacağız.
Turizmde olduğu gibi sanayinin diğer alanlarında da çalışmalarımız devam ediyor. Yakın zamanda Raman OSB'de de arsaları yatırımcılarımıza açmaya başlayacağız. Hemen arkasından Samanyolu tekstil kentimizi yatırımcıların hizmetine açacağız. Lojistik kentlerin birincisini faaliyete başlattık. Diğeri peşinden gelecek. Arkasından sera kentler atağı başlayacak. Batman çayı boyunca bir tane değil seri halde çayın her iki yakasında toplam 70 kilometrelik hat boyunca seri halde aynen tespih tanesi gibi sera kentleri de yerleştireceğiz. Sera kentlerde yaz döneminde olduğu gibi kış döneminde de tarımsal ürünleri üretmeye başlayacağız. Bu süreç çok da uzun değil. İnşallah birkaç sene içerisinde sonuçlarını hep beraber görmüş olacağız. Katma değerli tarımsal ve hayvansal ürünleri üretip ekonomiye sunduğumuz zaman inşallah Batman'ın Batmanların da refahını da zenginliği de beraberce görme imkanına kavuşacağız.
Bu yıl il merkezinde ve 5 ilçemizde festivaller gerçekleştirdik. Yapmış olduğumuz her bir festival bir öncekinden daha güzel ve coşkulu geçti. Bazı ilçelerimizde festivallerin ikincisini yaparken, Gercüş ilçemizde üçüncüsünü gerçekleştirdik. Festivallerden sonra, festival hazırlık komitesine verdiğim talimat ile festivallerin içerisinde en iyisi hangisidir diye puanlama yaptırdık. Yapılan oylama neticesinde festivaller içerisinde en iyisi ve şampiyonu Gercüş festivali oldu. Buradan emeği geçen Gercüş kaymakamı ve belediye başkanın şahsında bütün kutlama komitesini ve emeği geçen herkesi tebrik ediyorum” dedi.
Konuşmaların ardından Amerikan asma anacı üzerine aşılama yapılarak üretilen 5 bin 250 adet aşılı asma fidanı çiftçilere dağıtıldı.
Programa Valimizin yanı sıra, Gercüş Kaymakamı Muhammed Öztaş, Gercüş Belediye Başkanı Gündüz Günaydın, İl Özel İdaresi Genel Sekreter Vekili ve İl Jandarma Komutanı Vekili, Batman Ziraat Odası Başkanı, köy muhtarları ile çiftçiler katıldı.
